23 Mart 2012 Cuma

Plazma küresi ya da "damımıza kar yağdı"

Plazma maddenin, katı, sıvı ve gazdan sonraki dördüncü halidir.Gaz halindeki bir maddeye, elektronları atomlarından koparabilecek düzeyde enerji verildiğinde, madde plazma haline geçer, yani iyonlaşmış gaza dönüşür.Maddeyi plazma haline getiren yüksek sıcaklık, yüksek voltaj ya da yüksek basınçtır.

Eğer gaz olsam, havanın yarattığı yüksek sıcaklık, çalışıyor olmanın verdiği yüksek voltaj ve yayın yönetmenimin uyguladığı yüksek basınç nedeniyle plazma haline dönüşebilirdim. Çabuk gaza gelen bir insan olsam da neyse ki gaz değilim.

Tam bu plazma küresini incelerken aklıma geldi Kahtalı Mıçı’dan “damımıza kar yağdı” türküsü. Haftanın son günü olmasının ve meclisi toplayıp içecek olmanın rahatlığı ile ofise döndüm ve dakika bir gol bir; elinde bir kağıt ile geldi yanıma yayın yönetmenim. “Yarın izlemen gereken bir basın toplantısı var” dedi…Demek ki bu türkünün dilime dolanması tesadüf değilmiş.Korku bir kez daha kendini gerçekleştirdi işte.

Nedir bu “damımıza kar yağdı”
okuram kalem yazmaz
içerim babam kızmaz
bana sarhoş demeyin
bu mektubum okunmaz

damımıza damımıza kar yağdı
bu keyf haftaya kaldı
zor bela sabır ettik
bu günde yağmur yağdı

meclisimiz birleşsin
kimse bir şey demesin
bu akşam içecegiz
isterse dolu yağsın

doldur saki içelim
kendimizden geçelim
kadehler rakı dolsun
sefamızı sürelim

Hava şartları nedeniyle sürekli iptal edilen, dost meclisinin artık canına tak etmesi sonucu dolu yağsa bile gerçekleştirilecek olan bir organizasyonun müjdecisidir bu türkü. Bıyık donduran soğukların olduğu bir uzak diyarda yaşanır belli ki bu sıkıntı. Aslında türküde bahsi geçen şahıslar normal insan evladı gibi kapalı bir mekânda içmeyi akıl edebilseymiş tüm bu sorunlar da yaşanmayacakmış. Kışın ortasında damda içme ısrarının acı sonuçları işte. Benim bile yüreğim sıkıştı bu türküyü dinlerken. Kendimi o meclis üyeleri yerine koydum. Damına kar yağmış bir bireyin yaşadığı sıkıntıyı ta iliklerimde hissettim. Hissetmez olaydım. Tam Deniz ile kararlaştırdık buluşur birer! bira içeriz diye bu sefer o karlar basın toplantısı görünümünde bizim damımıza yağdı. Patron, iş arkadaşı, sigorta demeden oturdum ofisin ortasında ağladım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder